Korunma durumunda hiv bulaşmaz. Bu nettir. Kayganlaştırıcı vs. prezervatifin patlamasına sebep olabilir. Kayganlaştırıcıda vs. risk bu patlama olarak ifade diliyor. Korunmasız oralda risk teorik olarak var kabul edilir. Bu riski arttıran faktörler şunlardır: 1- Ağız bakımının kötü olup ağzında derin kesik ve yaraların olması (Google da meth mouth yaz anlarsın), 2-Karşındakinin ağzına boşalması ve viral yükünün yüksek, tedavi almayan bir hiv+ hastası olması. Bütün bu şartlar sağlansa bile ağız hiv geçişi için çokda uygun bir yol değildir. Çünkü hiv virüsü ağzına girdiğinde ortam, basınç, ısı ve nem değişikliği sebebiyle, tükürüğüne de maruz kalıp bulaştırıcılığını kaybeder. Şu ana kadar Cunnilingus (vajinayı yalama) ve analingus (popo deliğini yalama) vakalarından kayıtlara geçmiş bir adet vaka dahi yoktur. Felliato (penis yalama) faaliyetinden kayıtlara geçen vaka sayısı anekdot vakalar olarak kabul edilip, anlatanların ağzından alıntılanmıştır. Yani bilimsel çalışmalara dayanmamıştır. Dünyada yapılmış en az 3 çalışma oral sexle hiv geçişinin olmadığını ifade etmektedir. Üstelik bu çalışmalardan bir tanesi 19.000 ilişkiyi içeren serodiskordant (biri pozitif diğeri negatif) çiftlere aittir. Bu çiftler ilişkinde korunmuş ancak oral sexde korunmamışlardır. Buradan 1 adet bulaş vakası dahi çıkmamıştır.