Tükürükte HIV Varlığı ve Anti-HIV Aktivitesi Moleküler biyolojik testlerle tükürük viral yükünün HIV ile ilişkili periodontal hastalıklar, ağız lezyonları ve gizli kanın varlığında arttığı saptanmıştır (30). Ayrıca tonsiller, tükürük bezleri ve diş eti oluk sıvısı gibi kan dışı kaynakların da ağız içine HIV eklenmesine katkısı vardır. Ancak tükürükteki HIV-RNA varlığı, virüsün infektif olduğunu göstermemektedir. Bazı çalışmalarla tükürükteki infeksiyöz HIV düzeyinin (%0 ile % 5 arasında kaldığı ) yani çok düşük olduğu gösterilmiştir (31). Tükürükte bulunan bir dizi molekülün tükürüğe anti-HIV aktivitesi sağladığı saptanmıştır. HIV ile infekte kişilerde olduğu kadar sağlıklı kişilerde de tam tükürük, parotis ve submandibuler tükürükte anti-HIV aktivitesi bildirilmiştir. Aktiviteyi sağlayan faktörler HIV ile infekte kişilerde tükürükteki anti-HIV antikorları, büyük molekül ağırlıklı moleküller, trombospondin, lizozim, laktoferrin, defensinler ve salgısal lökosit proteaz inhibitörü olarak sayılabilir (31). Buna göre tek başına tükürükle HIV bulaşmaz arkadaşlar bu bir arkadaşın araştırması böyle somut bilimsel bilgilerle gelin lütfen oralda ve öpüşmede risk cok az kanama olmalı bulaş için ama kesinlik yok son cümleyi kaldıracaktım kaldırmadım yanlış yorumlamayın 100de 100 yoktur denilemez ama cok cok düşük bir risk alıcı konumundaysanız ve boşalma durumu varsa risk var ve diğer şekillerde cok cok düşüktür cünkü tükürükteki salgılar sayesinde bunu bir yorumumda bir arkadaşa söylemiştim bunları iyi okuyun stres telaş yapmayın elinizde bilimsel somut bilgilerle arkadaslara yardımcı olun lütfen